Kahramanmaraş’ta Bir Guernica

“Yüzünü hayalime nakşetmek için kalbimin bütün kuvvetiyle bakıyordum” demiş Yahya Kemal Beyatlı. Geçenlerde gezdiğim bir sergiden nakşetmenin kalbinin bütün kuvvetini vererek bakmak olduğunu daha iyi anladım. Çünkü bu sergiyi hazırlayan kişi resimlere gerçekten bütün yüreğiyle bakmış bir insandı.

İpliklerle yapmak konusunu uzun zamandır düşünüyordum. Bunu düşünmeme neden olan kuzenim ’in hazırladığı bir sergiydi. O, yapmak istediklerini anlatır anlatmaz çalışmalarıyla yakından ilgilenmeye başlamıştım. Eren, dünyaca ünlü ressamların resimlerini, hat sanatının çeşitli örneklerini, çini sanatını farklı boyutlara taşımayı düşünüyordu. Ve bunları da ipliklerin yardımıyla yapacaktı.

İpliklerle tanışıklığım eskidir. Onlar ben çocukken annemin, teyzelerimin dünyası olmuştu. Herkesin az çok bildiği, kadınların duygu dünyalarını yansıtan nakış sanatı ipliklerle gerçekleşiyordu. Usta eller ipliği bin bir türlü hale sokarak onlarla adeta dans ederlerdi. Saksılarda envai çeşit çiçekler, salkım salkım hanımelleri, karanfiller, sardunyalar kumaşın üzerinde rengarenk ipliklerle canlanırdı.

İpliklerle Dans

Eren ise o çocukluğumda tanık olup da bir türlü ayaklarımı uyduramadığım dansa, devam ediyor ve onu geliştiriyor. Zaten çocukluğundan beri yeteneği olan resmi, üniversitede de nakış öğretmenliği bölümünü bitirerek kanıtlamıştı. Son olarak da işlemeli tekniğini geliştirerek bu konuda gerçekten yetenekli olduğunu herkese ispatladı. Üç senedir çalıştığı bu farklı teknik anlayışına da farklı bir boyut kattı. Bu teknikte ressamlar gibi fırça kullanmıyor. Onun fırçası iğne, boyaları iplikler, paleti ise beynine gizlenmiş. Kendi adını verdiği işlemeli tekniğiyle birçok ressamın resmini bizlere yansıtıyor.

Fırçanın İğneli Ucu

“Bu sergi çalışmalarına nakışı nasıl başka bir boyuta taşıyabilirim sorusuna yanıt ararken başladım. Önce yağlıboya tablolarını işleyerek denemeler yaptım. Tablolarımı boya yerine iplik, fırça yerine iğne kullanarak yaptım. Ve çalışmalarımı zamanla genişlettim. Üç yılı aşkın bir süredir de hiç ara vermeden soluksuz çalışıyordum” diyor çalışmalarını sergilerken. Ayrıca bazı renkleri elde etmek için iplikleri karıştırıp kullanmış. Sergide birçok eserin ipliklerle yapılmış örnekleri yer alıyor. ’un “”, ’in “Kaplumbağa Terbiyecisi”, Picasso’nun “”sı, minyatürler ve hat örnekleri yer alıyor.

’ya İpliklerle Dokunmak

Sergide beni en çok etkileyen oldu. Bu resmin dünyaca ünlü olduğu malum. Picasso, 1937 yılında Hitler ordusunun kasabasını yerle bir edip, binlerce sivili katletmesini simgesel olarak yansıtarak, savaşın evrensel acılarını yansıtmıştır bu tablosunda.

Tabloya yakından baktığınızda ipliklerin nasıl fırça darbeleri gibi özenle işlendiğine tanıklık ediyorsunuz. Gerçekten resmin işlenirken kalbin bütün kuvvetinin katılmış olduğunu daha iyi anlıyorsunuz. Bu da o bildiğimiz geleneksel nakışın hangi boyutlara taşınabileceğinin açık bir kanıtı olsa gerek!

Saniye Kısakürek

haticesaniye@gmail.com

İlişkili yazılar

Yorumlar

Bu konuda siz ne düşünüyorsunuz...
Yorumunuzda avatar çıkması için gravatara üye olmalısınız!




Additional comments powered by BackType