Anasayfa / Etiket Arşivi: nietzsche

Etiket Arşivi: nietzsche

Joyce Carol Oates

Gotik çığlık, kör karanlık “Ne zaman bir kasaptan içeri girsem, orada asılı duran hayvanın yerinde olmayışım beni hep çok şaşırtır.” Francis Bacon Hayvanın doğasında asılı olmak yoktur. Doğasından edilip bozuşturularak bir et parçasına dönüştürülmesi ve sonra yeniden dolaşıma sokularak, yani sahte bir can bahşedilerek doğal düzenin ritminin simule edilmesi, sistemin ...

Devamı »

Kimssi pyoryugi (2009, Hae-jun Lee)

“Bir şeyi en iyi yaşayanlar bilir” şeklinde bir algı vardır toplumumuzda, haksız da değiller hani. Gerçekliğe sızmanın en iyi yolu bir bütünlük olarak onu içselleştirmektir, ne uzaktan mantık yürütmeler, ne de bir gerçekliğe karşı takınılmış önyargılı duygular bütünlüğü pek bir şey veremez bize. Gerçeklik ancak ona bir bütün halinde eğildiğinizde ...

Devamı »

Yeraltı (2012, Zeki Demirkubuz)

‘’Bu zavallı vücuda bakın, onun acılarını ve arzularını bu zavallı ruh, kendisine göre açıkladı.’’ (Nietzsche, Böyle Buyurdu Zerdüşt) Rene Girard, yeraltını, ‘’metafizik hakikatin ters dönmüş imgesi’’ şeklinde tanımlamıştı ‘’Yabani sayılacak derecede yapayalnız, ruhumu sıkan, dağınık bir yaşamım vardı.’’ cümlesiyle başlayan hikâye için. Demirkubuz da bu imgeyi, Dostoyevski’nin yaptığı şekilde hem ...

Devamı »

Sanatçının Ölümle İlişkileri

“Bir idam mahkûmu ölümünden bir dakika önce şöyle düşünmüş: Eğer yüksek bir yerde, bir kayanın üzerinde, iki ayağımın sığacağı kadar bir yer verseler ve deseler ki, ‘Çevrende okyanuslar, altında uçurumlar, korkunç bir yalnızlık içinde böylece dikilmeye razı mısın?’ Bütün samimiyetimle şu cevabı verirdim: ‘Evet razıyım! Yeter ki yaşayayım, binlerce yıl ...

Devamı »

Yalnızlığın Dibinde: Autumn Sonata (Sonbahar Sonatı)

“Sonbahar Sonatı, Ingrid Bergman’ın son sinema filmi idi; bu nedenle bu yazı O’na ve tüm sinema yaşamına ithaf edilmiştir.” Klasik Bergman Temaları, Evrensel Yalnızlık ve Ailenin Çöküşü Üzerine Autumn Sonata’da (1978, Höstsonaten / Sonbahar Sonatı) Eva’nın (Liv Ullmann) “Kendi içine kapanıp her zaman kendi ışığında yaşıyorsun.” yollu annesi Charlotte’a (Ingrid ...

Devamı »

Bir Wim Wenders Harikası: Paris, Texas

Wim Wenders adı ne çağrıştırıyor? Mevzuumuza girelim hemen. Road-Movie’nin tarihini yeniden yazan, kısa süreli Amerika macerasından sonra soluğu kendi haritasında, Avrupa’da alan ve Amerika’daki hayal kırıklıklarının acısını 1982’de çektiği “Olayların Gidişi” (Film, Venedik’te “Altın Aslan”ı kazanmıştı.) ile çıkaran; modern dünyadaki yabancılaşma, kimlik bunalımı, yalnızlık ve iletişimsizlik gibi konulara eğilim gösteren ...

Devamı »

Tanrı, Yaşam ve Ölüm Sarmalında: Yedinci Mühür

“İşte burada bu gerçeğe ulaştım nihayet… Belki de en güzel yıllarım geride kaldı. Bir mutluluk olasılığının varolduğu yıllardı. Ama artık geri gelmelerini istemem.” Samuel Beckett Det sjunde inseglet (1957, Yedinci Mühür), metafizik dayanaklarını yitiren 20. yüzyıl insanının manevi karmaşasını irdeleyen bir filmdir. Her ne kadar zaman olarak Ortaçağ seçilmiş olsa ...

Devamı »

Jean Renoir Klasikleri (2) - Boudu Sauve Des Eaux (1932)

Boudu Sauve Des Eaux (Boğulmaktan Kurtarılan Boudu) Fransız yönetmen Jean Renoir’ın 1932 yılında çektiği bir filmdir. Başrolünde Michel Simon oynamaktadır. Film 2024’te Gerard Jugnot tarafından Gerard Depardieu’nün başrolünde tekrar çekilmiştir. Film, sokaklarda yaşayan “kokan adam” Boudu’nun hikayesi etrafında gelişir. Hayatına son vermek amacı ile nehre atlamaya kalkışan Boudu, bir (burjuva) ...

Devamı »

Erotizm ve Pornografinin Sınırında: Crash

Erotizmin Dili “Erotizm, basit cinsel faaliyetten farklı olarak, doğal üreme ortamından ve çocuk sahibi olma arzusundan bağımsız ruhsal bir arayıştır… Erotizm, yaşamı kabullenmek ama ölümü de içerecek ölçüde kabullenmek demektir.” Georges Bataille Sayısı günbegün azalan auteur’lerden Kanadalı yönetmen David Cronenberg’in yeraltı edebiyatının önemli isimlerinden J.G. Ballard’ın (Türkçede yayımlanan diğer eserleri ...

Devamı »

Akira Kurosawa’nın Kagemusha & Ran Filmleri Üzerine

“İstediklerimize eriştiğimizde gönül rahatlığıyla bir sevinç duyamıyorsak hiçbir şey kazanılmamış, her şey yitirilmiş demektir. Yıkıp yok ederek yaşamaya çalışmaktansa, yok ettiğimiz şey olmak daha rahat olurdu.” Lady Macbeth (Macbeth, William Shakespeare) Japonya’nın soylu imparatoru Akira Kurosawa’nın Kagemusha (1980, Gölge Samuray / Dublör) ve Ran (1985, Kaos) filmleri koşut olarak okunması ...

Devamı »

Bir “Klasik Müzik” Klasiği

Bir klasik olarak geliyor bana günümüzde klasik müzik üzerine yapılan eleştiriler… Toplumumuzda üvey evlat muamelesi gören ve dinleyici kitlesinin azınlıkta bulunduğu bu türde görünen tablo şudur ki, klasik müzik ve dinleyicisi üzerine yapılan ve güncelliğini koruyan eleştiriler artık klasikleşmiştir ve bir klasik müzik klasiği haline gelmiştir. Maalesef ki “klasik”tir; çünkü ...

Devamı »

Le Mépris’in Gizemli Karakteri: Brigitte Bardot

“İnsan aşağı gördüğü sürece değil, yalnızca eşit ya da yüksek gördüğünde nefret eder.” Nietzsche Jean-Luc Godard’ın Le Mépris’inin (1963, Nefret) Brigitte Bardot’su (Camille); Marilyn Monroe’da cisimleşen “çocuksu ve yapay cinsellik”ten, Rita Hayworth’a özgü “cazibeli ve saf seksapalite”den, daha da geriye gidersek, Marlene Dietrich ya da Greta Garbo’nun sırtlandığı “gizemli, şeytansı ...

Devamı »

Nietzsche’nin Müzik Üzerine Düşünceleri

“Bütün sanatlar içinde yapısı gereği, insan duyularını en çok avucu içine alan, fiziksel olarak insanı büyüleme gücü en yüksek sanattır müzik.” —Pierre Lasserre—   Yazar Pierre Lasserre, bir dahi; ama düşünceleri karmaşık, felsefi görüşleri ve estetik duyarlılığı belli belirsiz; derinden derine birbirine karşıt, yapıları ve kaynakları hiç uyuşmayan bazı kuramları ...

Devamı »